ÜÇ GECE
BİR GECE, BİR ADAM, "Bu gece mutlaka bir sadaka verece im!" deyip, sadakasıyla evinden dışarı çıktı. Yolda gördü ü ilk insana sadakasını vermeye niyet etmişti. Öyle de yaptı. Fakat, gecenin karanlı ında parayı eline tutuşturdu u insan, karanlıktan istifadeyle evleri soymaya niyetli bir hırsızdan başkası de ildi. Hırsız, başına gelen bu olayı arkadaşlarına anlatmış olmalı ki, sadakaya niyetlenen adam, ertesi sabah uyandı ında herkesin:
"Bu gece bir hırsıza sadaka verilmiş" diye konuşup durdu unu duydu.
Adam:
"Yâ Rabbi! Bir hırsıza sadaka verdi im için Sana hamd ediyorum" dedi ve muhtemelen bir hırsıza vermiş oldu u için sadakasının kabul olunmayabilecegi düşüncesiyle, ilave etti: "Ancak, mutlaka bir sadaka daha verecegim."
O gün akşam olup ortalık karardı ında, yine sadakasıyla yola çıktı. Gecenin karanlı ında bu sefer, gördü ü bir kadının avucuna sıkıştırdı paraları. Sabah oldu unda ise:
"Bu gece zina yapan bir kadına sadaka verilmiş" diye dedikodu ettiklerini duydu. Me er, adamın parayı eline tutuşturdu u kadın, para karşılı ı kötü bir fiil işlemek niyetiyle dışarı çıkmış bir sokak kadınıydı.
Adam:
"Allah'ım! Bir hırsız ve bir zâniyeye sadaka verdi im için Sana hamd olsun! Yine de, bir sadakada daha bulunaca ım" dedi.
O günün akşamı, yine sadakasıyla birlikte soka a çıktı. Karanlıkta bu sefer karşısına çıkan adam, esasında çok zengin ama cimri biriydi.
Sadakayı veren adam, sabahleyin uyandı ında, bu kez herkesin dilinde:
"Bu gece bir zengine sadaka verilmiş!" sözünün dolaştı ını duydu.
Adam:
"Allah'ım! Bir hırsız, bir zâniye ve bir zengine sadaka verdi im için Sana hamd ediyorum!" dedi.
Takip eden zaman içinde, bu adam bir rüya gördü. Rüyasında kendisine gelen kişi, şöyle dedi ona:
"Senin sadakaların kabul edildi. Senin sırf Allah için verdi in sadakalar sebebiyle o hırsızın hırsızlıktan vazgeçip iffete gelmesi, o zâniyenin zinadan vazgeçmesi, o cimri zenginin ise ibret alıp Allah'ın kendisine verdiklerinden başkalarına tasaddukta bulunması umulur."
[Ebu Hureyre(r.a.) tarafından anlatılan, Prof. Dr. İbrahim Canan'ın Kütüb-ü Sitte tercümesinden alıp uyarlanan bu mesel, Buhârî, Zekat 14; Müslim, Zekat 78; Nesâî Zekat 47'de rivayet edilmektedir.]
BİR GECE, BİR ADAM, "Bu gece mutlaka bir sadaka verece im!" deyip, sadakasıyla evinden dışarı çıktı. Yolda gördü ü ilk insana sadakasını vermeye niyet etmişti. Öyle de yaptı. Fakat, gecenin karanlı ında parayı eline tutuşturdu u insan, karanlıktan istifadeyle evleri soymaya niyetli bir hırsızdan başkası de ildi. Hırsız, başına gelen bu olayı arkadaşlarına anlatmış olmalı ki, sadakaya niyetlenen adam, ertesi sabah uyandı ında herkesin:
"Bu gece bir hırsıza sadaka verilmiş" diye konuşup durdu unu duydu.
Adam:
"Yâ Rabbi! Bir hırsıza sadaka verdi im için Sana hamd ediyorum" dedi ve muhtemelen bir hırsıza vermiş oldu u için sadakasının kabul olunmayabilecegi düşüncesiyle, ilave etti: "Ancak, mutlaka bir sadaka daha verecegim."
O gün akşam olup ortalık karardı ında, yine sadakasıyla yola çıktı. Gecenin karanlı ında bu sefer, gördü ü bir kadının avucuna sıkıştırdı paraları. Sabah oldu unda ise:
"Bu gece zina yapan bir kadına sadaka verilmiş" diye dedikodu ettiklerini duydu. Me er, adamın parayı eline tutuşturdu u kadın, para karşılı ı kötü bir fiil işlemek niyetiyle dışarı çıkmış bir sokak kadınıydı.
Adam:
"Allah'ım! Bir hırsız ve bir zâniyeye sadaka verdi im için Sana hamd olsun! Yine de, bir sadakada daha bulunaca ım" dedi.
O günün akşamı, yine sadakasıyla birlikte soka a çıktı. Karanlıkta bu sefer karşısına çıkan adam, esasında çok zengin ama cimri biriydi.
Sadakayı veren adam, sabahleyin uyandı ında, bu kez herkesin dilinde:
"Bu gece bir zengine sadaka verilmiş!" sözünün dolaştı ını duydu.
Adam:
"Allah'ım! Bir hırsız, bir zâniye ve bir zengine sadaka verdi im için Sana hamd ediyorum!" dedi.
Takip eden zaman içinde, bu adam bir rüya gördü. Rüyasında kendisine gelen kişi, şöyle dedi ona:
"Senin sadakaların kabul edildi. Senin sırf Allah için verdi in sadakalar sebebiyle o hırsızın hırsızlıktan vazgeçip iffete gelmesi, o zâniyenin zinadan vazgeçmesi, o cimri zenginin ise ibret alıp Allah'ın kendisine verdiklerinden başkalarına tasaddukta bulunması umulur."
[Ebu Hureyre(r.a.) tarafından anlatılan, Prof. Dr. İbrahim Canan'ın Kütüb-ü Sitte tercümesinden alıp uyarlanan bu mesel, Buhârî, Zekat 14; Müslim, Zekat 78; Nesâî Zekat 47'de rivayet edilmektedir.]