- Üyelik Tarihi
- 2 Eyl 2005
- Mesajlar
- 1,072
- Aldığı Beğeniler
- 2
* Olgun insan, öncelikle ba ımsız bir kişilik sahibi, omuzları üzerinde bir baş
taşıdı ının farkında olan ve o başın da düşünmek ve karar için yaratıldı ını
bilen, içerisinde bir yürek taşıyan ve bu yüre in sevmeye ve nefret etmeye
yaradı ını bilen, " giydirilmiş kalas " gibi sıradan, olmayan insandır.
* Olgun insan, kendi kendisiyle barışık, dolasıyla kendisini bilen,
sınırlarını, gücünü, zaafını, meziyetlerini bilen, hep kendi olmaya çalışıp bir
başkası olmak için çırpınmayan, taklitçi de il özgün olan insandır.
* Olgun insan duygu, düşünce ve eylem dengesini kurmuş insandır.Ne aşkını
mantı ına feda eder ne mantı ını aşkına. Önce düşünür, sonra inanır, en
sonunda yapar. Düşüncesi inancıyla, inancı eylemiyle, eylemi düşüncesiyle
çatışmaz.
* Olgun insan, zayıf ve güçlü yönlerini tanıyıp, heyecan ve içgüdülerini
yönlendirmesini bilen insandır. Heyacan ve içgüdülerini yönlendirmek yerine
onların kendisini yönlendirdi i insan, içgüdülerinin ve ayartıcı özbenli inin
(nefs) esiri olur. İçgüdülerin ve özbenli in ayartıcı duygularını kontrol eden
insanlar, güçlü bir içdenetimine sahip olan insanlardır.
* Olgun insan, insani duyguları yok saymaz, onları yönlendirir ve terbiye eder.
Mesela kızmak insani bir duygudur, e er terbiye edilirse insanın ve hakikatin
de er ve onurunu korur. E er edilmezse, bir zaafa dönüşür ve insanı tutsak
eder.
* Hüzün insani bir duygu olmasının yanında bir imkandır da, yerinde kullanan
kimsenin ruhunu inceltir hüzün, ona iç derinlik ve bilgelik kazandırır. Ancak
melankoliye dönüşür ve kronikleşirse, o zaman bir hastalık halini alır ve
insandaki yaşama sevincini ve direncini yok eder.
taşıdı ının farkında olan ve o başın da düşünmek ve karar için yaratıldı ını
bilen, içerisinde bir yürek taşıyan ve bu yüre in sevmeye ve nefret etmeye
yaradı ını bilen, " giydirilmiş kalas " gibi sıradan, olmayan insandır.
* Olgun insan, kendi kendisiyle barışık, dolasıyla kendisini bilen,
sınırlarını, gücünü, zaafını, meziyetlerini bilen, hep kendi olmaya çalışıp bir
başkası olmak için çırpınmayan, taklitçi de il özgün olan insandır.
* Olgun insan duygu, düşünce ve eylem dengesini kurmuş insandır.Ne aşkını
mantı ına feda eder ne mantı ını aşkına. Önce düşünür, sonra inanır, en
sonunda yapar. Düşüncesi inancıyla, inancı eylemiyle, eylemi düşüncesiyle
çatışmaz.
* Olgun insan, zayıf ve güçlü yönlerini tanıyıp, heyecan ve içgüdülerini
yönlendirmesini bilen insandır. Heyacan ve içgüdülerini yönlendirmek yerine
onların kendisini yönlendirdi i insan, içgüdülerinin ve ayartıcı özbenli inin
(nefs) esiri olur. İçgüdülerin ve özbenli in ayartıcı duygularını kontrol eden
insanlar, güçlü bir içdenetimine sahip olan insanlardır.
* Olgun insan, insani duyguları yok saymaz, onları yönlendirir ve terbiye eder.
Mesela kızmak insani bir duygudur, e er terbiye edilirse insanın ve hakikatin
de er ve onurunu korur. E er edilmezse, bir zaafa dönüşür ve insanı tutsak
eder.
* Hüzün insani bir duygu olmasının yanında bir imkandır da, yerinde kullanan
kimsenin ruhunu inceltir hüzün, ona iç derinlik ve bilgelik kazandırır. Ancak
melankoliye dönüşür ve kronikleşirse, o zaman bir hastalık halini alır ve
insandaki yaşama sevincini ve direncini yok eder.