Yeniden Doğuş

  • 🍂🍃Bu çağdan etinizle, kemiğinizle nefret edeceğinize bir şeyler yapın 🍃 Güzel bir şeyler 🍃Yerdekiler ve göktekiler desin ki "Orada güzel şeyler yapan birileri var. .🍂🍃

fzehra

YD Üyesi
 
Üyelik Tarihi
25 Ağu 2005
Mesajlar
9,365
Aldığı Beğeniler
1,489
Konum
İstanbul
Orjinal Yazarı @Cihan**
iste insanlik bu olsa gerek ...

ne guzel bir dusunce ...
baskasi olsa yada biz olsak cok farkli dusunurduk heralde...

tesekurler paylasiminiz icin ..


bende tşk ederim
evet nerde eski insanlar eski düşünceler

şimdikiler husisi evden kaçıyorlar misafir gelemsin diye
 

DuaM

cici anne :)
 
Üyelik Tarihi
1 Eyl 2005
Mesajlar
1,561
Aldığı Beğeniler
10
Takım
Galatasaray
Harika insanlar...

Ellerine yüregine saglık güzel ablacım...
 

silaucan

YD Üyesi
 
Üyelik Tarihi
9 Eyl 2005
Mesajlar
1,962
Aldığı Beğeniler
6
vardır inşallah bu zamanda böyle güzel insanlar,Hak rızasına erebilme adına insanlara iyilik etmeye çalışan kişiler.....
 

esencemrem

YD Üyesi
 
Üyelik Tarihi
19 Eki 2005
Mesajlar
1,050
Aldığı Beğeniler
3
Ellerine saglık ablacıgım çok güzel bir hikaye ....
 

Maximillian

YD Üyesi
 
Üyelik Tarihi
25 Eyl 2005
Mesajlar
231
Aldığı Beğeniler
3
İNSANDIR SANIYORDUM MUKADDES YÜKE HAMAL
HAMALLIK Kİ SONUNDA NE RÜTBE VAR NE DE MAL
NECİP FAZIL KISAKÜREK

Allah razı olsun.duyarlı insani duyguların daha da gelişmesi dileklerimle...
 

Başak

YD Üyesi
 
Üyelik Tarihi
25 Ağu 2005
Mesajlar
1,488
Aldığı Beğeniler
4
Gerçekten de çok güzelmiş..

Allah cc yazandan da gündeme getirenden de Razı olsun..
 

Zühre

YD Üyesi
 
Üyelik Tarihi
24 Ocak 2006
Mesajlar
665
Aldığı Beğeniler
1
"Tıp fakültesini yeni bitirmiş, pratisyen hekim olarak
ilk görev yaptığım yere, Konya'ya bağlı bir beldenin
sağlık ocağına gitmiştim. Gençtim, bekârdım. Küçük bir
beldeydi gittiğim yer. İlk gece bir eve misafir
olmuştum. Tren istasyonunun hemen yanında bir evdi.
Akşam yemeğinden sonra çaylarımız gelmiş, sohbetler
edilmişti. Üzerimde yol yorgunluğu, geldiğim yeni
yerin yabancılığı vardı. Saatler ilerliyor, ağır bir
uyku beni içine çekiyordu. Ev sahibine bir şey de
diyemiyordum. Bir müddet daha geçti; yine bir hareket
yoktu. Evin büyüğü olan Hacıanneye sıkılarak:
"Anneciğim, sizin buralarda kaçta yatılıyor?" dedim.
Hacıanne:
"Evlâdım treni bekliyoruz. Az sonra tren gelecek, onu
bekliyoruz" dedi.
Merak ettim, tekrar sordum:
"Trenden sizin bir yakınınız mı inecek ?"
Hacıanne:
"Hayır evlâdım, beklediğimiz trende bir tanıdığımız
yok. Ancak burası uzak bir yer. Trenden buraların
yabancısı birileri inebilir. Bu saatte, yakınlarda,
ışığı yanan bir ev bulmazsa, sokakta kalır. Buraların
yabancısı biri geldiğinde, "ışığı yanan bir ev" bulsun
diye bekliyoruz."
Konya Ovası'nda, ya da bir başka yerinde Türkiye'nin,
trenden inen yabancılar için "Işığı yanan evler"
yerinde hâlâ duruyor mudur?
Yabancılar, yorgun bedenlerini yün yataklarda
dinlendirmeye devam ediyorlar mı? Aç bir köpeğin önüne
bir kap yemek bırakan kadınlar yaşıyorlar mı? Kuşlara
yuva yapan mimarlar sahi şimdi neredeler?
Bu güzel insanlar, atlarına binip gitmişler. Bizler,
atlarına binip giden güzel insanlara sahip bir
medeniyetin yetimleriyiz. Çekip gidenlerin
doldurulmamış boşluklarında savrulup duran
yoksullarız.
Şâir öyle diyordu:
"Güzel insanlar, güzel atlara binip gittiler."
Şimdi bu güzel insanlar, neden ve nasıl atlarına binip
gittiler? Onları ne yıldırdı da bir daha dönmemek
üzere, sessiz sedasız gittiler? Ey güzel yurdumun
güzel insanları! Neredesiniz?

Kaynak: Prof. Dr. Saffet Solak'ın bir hâtırası
 
Üst Alt